Haberler ve Sosyal Medya Yayınlarımız
İş Sağlığı kurallarına uymayan çalışanı 3 uyarıdan sonra işten çıkarmak gerekiyor - 24.01.2015
İş yerinde kemerini, baretini gözlüğünü takmayan, makine ve teçhizatın güvenlik ayarlarını değiştiren çalışanlar, üç yazılı uyarıdan sonra işten atılacak.
Bu şekilde işten atılanlar kıdem tazminatı da alamayacak işsizlik maaşı da.. İş yerinde ölümlü kazası olmayan patron teşvikinden, ilerde 301 madencinin yaşamını yitirdiği Soma Holding de Ermenek'te 18 madencinin öldüğü Has Şekerler ile İstanbul'daki asansör faciasının yaşandığı Torunlar Holding de yararlanabilecek.
Üst üste yaşanan ölümlü iş kazalarının önlenmesi için hazırlanan İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Öngören Torba Yasa Tasarısına ilişkin Meclis alt komisyon çalışmaları tamamlandı. Tasarının birçok maddesinde değişiklik yapılırken, verilen önergelerle torbaya yeni maddeler eklendi. Bunlar içinde en dikkat çekici olanlardan biri de iş yerinde iş güvenliği önlemlerine uymayan çalışanları ilgilendiriyor.
ÜÇ KEZ YAZILI OLARAK UYARILACAK
Tasarının ilgili maddesi verilen önergeyle değiştirildi. Buna göre "İş sözleşmesi ile çalışanlar kişisel koruyucu donanım kullanmaması, makine ve teçhizatın koruyucusunu etkisiz hale getirmesi, iş ile ilgili güvenlik kurallarına uymaması hususlarından dolayı ayrı ayrı üç defa yazılı olarak uyarılmasının ardından patron tarafından 'haklı gerekçeyle' işten atılabilecek. Bu durumda işveren, işçiye kıdem, ihbar tazminatlarını ödemeyecek. İşçi, İşsizlik Sigortası Fonuna başvurup 'işsizlik maaşı' da alamayacak.
Özellikle inşaatlarda baretini, iskelelerde kemerini takmayan; kimyasal nitelikli iş yerlerinde maskesini, eldivenini; gürültülü işlerde ses kesici kulaklığını; kaynak işlerinde gözlüğünü; yanmalı işlerde koruyucu ayakkabı, eldiven gibi donanımları kullanmayan işçilere işveren üç kez yazılı uyarıda bulunacak.
ASARSÖRÜN GÜVENLİĞİNİ İPTAL EDEN DE İŞTEN ATILACAK
Torunlar İnşaatta yaşanan asansör kazası sonrası asansörün fazla yük halinde verdiği uyarının devre dışı bırakıldığı ortaya çıkmıştı. İşte bunun gibi makine ve teçhizatın koruyucusunu etkisiz hale getiren çalışanlar da üç yazılı uyarının ardından işten atılacak. Tazminat da alamayacak işsizlik maaşı da.
HEM İŞ YERİNE ASACAK HEM DE BAKANLIĞA BİLDİRECEK
İş yeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı, görev aldığı iş yerlerinde iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili eksiklik ve aksaklıkları belirleyip, yazılı olarak işverene bildirecek. Bu eksikliklerin acil durdurmayı gerektirmesi veya yangın, patlama, göçme, kimyasal sızıntı ve benzeri hayati tehlike arz etmesine rağmen işveren tarafından gerekli tedbirlerin alınmanması halinde bu durum iş yeri hekimi veya iş güvenliği uzmanınca Çalışma Bakanlığına bildirilecek. İş yeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı bu bildirimi çalışanların görebileceği bir yere de asacak.
Patron, bu kişileri uyarılarından dolayı işten atamayacak. Atarsa bir yıllık ücret tutarından az olmamak üzere tazminat ödeyecek. İş yeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı haksız bildirimde bulunursa ve bu mahkeme kararıyla tespit edilirse belgesi 6 ay süreyle askıya alınacak.
O PATRONUN İHALE YASAĞI, KUSURUYLA ORANTILI OLACAK
Başbakan Davutoğlu'nun, "Ölümlü iş kazası meydana gelen patron kamu ihalelerine giremeyecek" açıklamasından sonra tasarıya 2 yıla kadar kamu ihalelerine katılma yasağı hükmü eklendi. Ancak bu hüküm Ak Partili milletvekillerinin verdiği öneriyle değiştirildi. Buna göre ölümlü iş kazası meydana gelen iş yerinde kusuru yargı kararıyla tespit edilen iş veren, mahkeme tarafından 'kusuru oranında' 2 yıla kadar süreyle kamu ihalelerine katılamayacak.
SOMA HOLDİNG DE TORUNLAR DA HAS ŞEKER DE TEŞVİKTEN YARARLANABİLECEK
Soma'da 301 madencinin, İstanbul rezidans inşaatı asansöründe 10 işçinin, Ermenek'te 18 madencinin hayatını kaybetmesinin ardından hazırlanan yeni torba yasa tasarısının 'iş yerinde ölüm olmayan patrona verilecek teşvikin maddesinin kapsamı genişletildi.
Tasarının dünkü görüşmelerinde Ak Partili milletvekillerinin önergesi ile 3 yıl süreyle iş yerinde 'ölümlü iş kazası' olmayan iş yerlerine verilecek teşvikten; daha önce iş yerinde ölümlü kaza yaşanan işverenler de gerekli koşulları yerine getirerek, talep etmeleri halinde yararlanabilecek.
Böylece, Soma Holding, Torunlar Holding ve Has Şekerler gibi şirketlerde 3 yıl süreyle ölümlü iş kazası olmaz ise, talep etmeleri halinde, işsizlik sigortası işveren payını yüzde 3 yerine yüzde 1 olarak ödeyecekler.
Alt komisyon görüşmeleri tamamlanan torba yasa tasarısının önümüzdeki hafta TBMM Sağlık Komisyonu'nda görüşülmesi, ardından da Genel Kurul'a gönderilerek, bu dönem yasalaşması öngörülüyor.
Faruk Çelik: Çeşitli Sürprizlerle Karşılaşabilirsiniz - 09.01.2015
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, iş sağlığı güvenliğiyle ilgili yeni düzenlemeler getirileceğini belirterek, Cezalar, 2-3 kat artırıldı. Şu an iş güvenliği uzmanı bulundurmamanın 6 bin lira cezası var.
Yarın tehlike sınıfına göre karşınıza 24 bin lira olarak çıkabilir. Yarın çeşitli sürprizlerle karşılaşabilirsiniz dedi.
Çelik, Bursa Ticaret ve Sanayi Odasında (BTSO) düzenlenen Güvenli İskele, İskelede Güvenlik Eğitim Seminerinde, iskele şeklinde kurulan kürsüde yaptığı konuşmada, herkesin iş kazaları konusunda üzerine düşen görevleri bilmesi gerektiğini söyledi.Taş, yumurtanın üzerine düşerse olan yumurtaya oluyor. Yumurta taşa düşerse yine olan yumurtaya oluyor, taşa bir şey olmuyor ifadesini kullanan Çelik, iş kazalarında, yaşanan sorunlarda yanlışın kaynağı araştırılmadan doğrudan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının hedef tahtasına konulduğunu belirtti.İş sağlığı güvenliği bakımından 2014'ün, acı olayların yaşandığı bir yıl olduğunu ifade eden Çelik, Önce Soma'da 301 madencinin hayatını kaybettiği kaza, akabinde İstanbul'daki asansör kazasında kaybettiğimiz 10 emekçi ve ardından Ermenek'te yine maden kazasında kaybettiğimiz 18 işçi. Bunların arasında çok gündeme gelmeyen iş kazalarında hayatlarını kaybeden değerli kardeşlerimiz var diye konuştu.
Çelik, yeni yılda daha ümitli olmayı arzuladıklarını, iyi bir sene olması temennisinde bulunduklarını ancak terör saldırılarında, İstanbul'da bir polisin şehit olduğunu, Fransa'da ise 12 kişinin katledildiğini hatırlattı. Şehide Allah'tan rahmet dileyen Çelik, Türkiye'nin, Fransa'nın acısını hissettiğini dile getirdi.hurriyet.com.tr'nin haberine göre; bir insan dahi hayatını kaybettiğinde hiçbir istatistiğin anlamının kalmadığını vurgulayan Çelik, şöyle devam etti:100 bin işçide yılda 16 işçi hayatını kaybederken, bunu 7'lere düşürdük. Güzel bir gelişme var dedik. İnşallah Avrupa Birliği (AB) ülkeleri standardı ortalaması 3 ya da 2 işçiye düşürme hatta sıfırlama konusunda gayret içindeyiz diye beklerken 2014'te yaşanan iş kazaları, olumsuz tablolar, bütün istatistikleri anlamsız hale getirdi. İş kazaları konusunda sözün bittiği yerdeyiz. 3 yılda iş kazalarıyla ilgili ne söylenmesi gerekiyorsa söylendiği inancındayım. Her şey yazıldı, çizildi, söylendi. Yaşan olaylar kendisini anlatıyor. Neyi söyleyeceksiniz ki? Söyleyecek bir durum yok. Yasaları çıkarttık. Sözleşme bitince ayın 3'ünde Edirne'de madende hayatını kaybeden kardeşimizi engelledi mi? Yok. Edirne'de neden madenci kardeşimiz öldü 3 Ocak'ta? 2013'te mühürlenmiş madende, hanımefendi gidiyor işçi çalıştırıyor. Ne olacak kanun çıkartsanız? Bu konuda neler yapmadık ki?Çelik, iskelenin, 350 işçiyi kurtaracak bir mekanizma olduğunu anlattı.Her yıl yüksekten düşme nedeniyle en az 350 kişinin öldüğünün toplum tarafından önemsenmediğini ifade eden Çelik, Onun için söyleyecek fazla bir şey yok. Hem olaylar hem mevzuat, ne yapmamız gerektiğini söylüyor. 2014'te madenlerde bin 84 denetim yapıldı. 203 madeni durdurmuşuz ve şu anda 140 maden durdurulmuş vaziyette. Bu, bizim yapısal tablomuzu ortaya koyması açısından önemli. İnşaatlarda 2014'te 3 bin 625 denetimi yaptık. Bunların bin 858'i durdurulmuş. Bu rakamdan 500 firmanın inşaatı halen mühürlü değerlendirmesinde bulundu.
GEREKSİZ BİR MALİYET OLARAK GÖRÜLÜYOR
Bakan Çelik, sorunun aşırı kar, aşırı kazanma hırsı, Bunlarla uğraşacağıma, ben hemen çakarım, çıkarım, sıvayı bitiririm anlayışı olduğuna değindi. Bunun sonunda yaşanabilecek kazanın telafi edilemeyeceğini söyleyen Çelik, şunları kaydetti:Bu vicdani muhasebeyi yaptığınızda bunun bir zaman ve imkan kaybı olmadığını anlayacaksınız. İş sağlığı güvenliği tedbirleri, gereksiz bir maliyet olarak görülmekte. Bu senin rahat tatil yapmanı, akşam rahat uyumanı, konforlu yaşamanı sağlayan bir şey. Yoksa bir kaza meydana geldiğinde bütün hayatının alt üst olacağını bilmemiz gerekiyor. İşçide de 'Bana bir şey olmaz' anlayışı var. Herkesin görevi belli. Kamu olarak bizim mevzuatı yapma ve denetim yapma görevimiz var. Mevzuatta eksiklik yok. Denetimlerde de mutlaka eksikler vardır ama büyük ölçüde yok. İşverenin görevi, mevzuatı uygulama ve tedbir alma. İşçinin görevi de tedbirlere uymak. Bu üçü olursa riskler, yüzde 2'leri bile teşkil etmez.- Ölümlü iş kazalarının yüzde 34'ü inşaat sektöründeİnşaat sektörünün 2014'te bir önceki yıla göre yüzde 16 büyüdüğünü dile getiren Çelik, istihdamın da yüzde 7,5'ini oluşturduğunu aktardı.Türkiye'de iş kazalarının yüzde 12,5'inin inşaat sektöründe yaşandığı bilgisini veren Çelik, Ölümlü iş kazalarının yüzde 34'ü bu sektörde meydana geliyor ve bu ölümlerin yüzde 42'si de yüksekten düşmeden kaynaklanıyor ifadesini kullandı.Yaşanan iş kazalarının ardından hala tedbirsizliklerin sürdüğüne dikkati çeken Çelik, bunlardan ders alınmadığı kanaatinde olduğunu, güvenlikleri için kemer takması gereken işçilerin halen bunu yapmadığını anlattı.Çelik, iskelenin bir maliyet olmadığını ifade ederek, müteahhitlerin bu konuda hassas olması gerektiğine, iş sağlığı güvenliğinin işletmenin prestiji bakımından da önemli olduğuna dikkati çekti.
YENİ DÜZENLEMELER YOLDA
İş sağlığı güvenliğiyle ilgili yeni düzenlemeler yolda diyen Çelik, AB normlarında bir İş Sağlığı Güvenliği Yasasını yürürlüğe koyduklarını hatırlattı.Faruk Çelik, şimdi cezaları artıran bir anlayışla yeni düzenlemeler getirecekleri bilgisini vererek, şöyle konuştu:Ders alınmıyorsa müeyyideleri artırmak durumundasınız. Az sayıda da olsa yaşanan olaylar yeni müeyyideleri beraberinde getiriyor. Meclis'e gelen yasa, önemli reformalar getiriyor. BTSO'ya teşekkür ediyorum. Mesleki Yeterlilik Kurumunun (MYK) sertifikalandırma işlemini artık Bursa'da yapacağız. Bu, önemli bir hadise. Uluslararası geçerliliği bulunan bu sertifika düzeyinde eğitim almış kişilerle inşaatlarda artık cephe giydirmesi, sıva, fayans, kalıp, demir işi yapacağız. Yeni yasa Meclis'ten geçer geçmez bakanlık olarak hangi mesleklerde MYK belgesini arayacağımız ilan edeceğiz. Diyeceğiz ki '70 meslekte MYK belgesi olan çalışabilecek.' Bir süre vereceğiz, sınava girecekler. Sınav maliyetlerini bakanlık olarak üstleniyoruz. Herkes, o belgeye sahip olanları çalıştırabilecek. Belge sahibi olmayanı çalıştırırsa cezalandırılacak.- 6 ay içinde uzmanla anlaşanların geçmiş borçları siliniyorİş güvenliği uzmanıyla anlaşma yapmayan her firmanın, 100 bin liranın üzerinde borcu olduğunu aktaran Çelik, 6 ay içinde uzman görevlendirip sözleşme yapanların geçmişe dönük borçlarını sildiklerini bildirdi. Anlaşma yapmayanların ise geçmişteki borçlarla geleceğe dönük bedeli de ödeyeceğini dile getiren Çelik, Tüm bu maliyetlerle bir can mukayese edilemez değerlendirmesinde bulundu.Cezalara değinen Çelik, Cezalar, 2-3 kat artırıldı. Şu an iş güvenliği uzmanı bulundurmamanın 6 bin lira cezası var. Yarın tehlike sınıfına göre karşınıza 24 bin lira olarak çıkabilir. Yarın çeşitli sürprizlerle karşılaşabilirsiniz. 670 bin tehlikeli ve çok tehlikeli iş yerinin halen 450 bininde iş güvenliği uzmanı yok dedi.Çelik, taraflarla görüşerek en uygun şekliyle yasanın parlamentodan çıkmasını sağlayacaklarını belirtti.